EVLAT EDİNME VE KORUYUCU AİLE UYGULAMALARI
06.02.2023 tarihinde yaşanan ve hepimizi derinden etkileyen deprem felaketinde ailesini kaybeden binlerce çocuğumuz bulunmaktadır. Ne yazık ki kaç çocuğumuzun ailesine ulaşamadığına dair henüz resmi bir açıklama yapılamamıştır. Depremin ilk gününden bu yana vatandaşlarımız refakatsiz kalan çocukları korumak ve onlara yuva olmak için çeşitli yollar aramaktadır.
Biz de deprem sebebi ile refakatsiz kalan çocuklarımız ve onlara refakatçi olmaya istekli vatandaşlarımızın bilgi edinebilmesi adına bu yazı hazırlanmıştır. Bu haftaki yazımızda, deprem felaketinin ardından refakatsiz kalan çocuklarımızın evlat edinilmesine ilişkin yanlış bilgiler, evlat edinme süreci ve evlat edinme kurumuna alternatif olan kurumlar konusunda bilgi verilecektir.
Öncelikle ve önemle belirtmek gerekir ki, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalarda da açıkça belirtildiği üzere, depremzede çocukların evlat edinilebilmesi için özel bir düzenleme yapılmamıştır. Evlat edinme ve koruyucu aile olmak için gereken şartlar deprem sonrası yapılan başvurulara da aynen uygulanacaktır. Konu ile alakalı 08.02.2023 tarihli Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı basın açıklamasına ilişkin linke* yazımızın sonunda erişebilirsiniz.
Bakanlık, yoğun talep üzerine vatandaşlarımıza, koruyucu aile sırasında bekleyen ve deprem felaketinden de önce başvuru yapan ailelerin sıradan refakatsiz kalan çocuklarımıza aile olacaklarını belirtmiştir. Aynı duyuruda vatandaşlarımıza nasıl aday koruyucu aile olacaklarını da belirtmiş ve çocuklarımızın koruyucu aile bulana kadar devletin bakımı altında olacağının da sözünü vermiştir.
Bakanlık açıklamasında bahsedilen koruyucu aile statüsü, 5799 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu madde 23 ile düzenlenmiş bulunmaktadır. Madde metni “Mahkemece korunma kararı alınan korunmaya ihtiyacı olan çocuğun bakımı ve yetiştirilmesi bu Kanuna göre kurulmuş kuruluşlarda olduğu kadar Kurumun denetim ve gözetiminde bir "Koruyucu Aile" tarafından da yerine getirilebilir, Koruyucu aileye, korunmaya ihtiyacı olan çocuğun bakımı ve yetiştirilmesine karşılık olarak ikinci fıkra kapsamında ödeme yapılabileceği gibi koruyucu aile bu işi gönüllü olarak da üstlenebilir…” şeklindedir. Koruyucu aile kurumunun detayları 284977 sayılı ve 14.12.2012 tarihli Resmi Gazetede düzenlenmiş olan Koruyucu Aile Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir.
Koruyucu aile kurumunu, öz ailesi tarafından bakımı sağlanamayan çocukların eğitim, bakım ve yetiştirme sorumluluğunu devletin yetkili kurumları ile birlikte üstlenen kişi ya da aileler olarak tanımlanabilir.** Koruyucu aileler çocuklar ile buluşup çeşitli faaliyetlerde bulunabilecekleri gibi gerekli izinleri sağlayabildiklerinde resmi tatil ve özel günlerde çocukları yatılı olarak evlerinde misafir edebilirler. Bunun yanında hemen belirtelim depremzede çocuklarımız için en çok merak edilen sorulardan birinin yanıtı olarak, farklı illerden çocuklara koruyucu aile olunabilmektedir.
Koruyucu aile olmak için sahip olunması gereken özellikler; çocuğun biyolojik anne babası ya da vasisi olmamak, Türkiye vatandaşı ya da Türkiye’de sürekli yerleşik olmak, düzenli gelir sahibi olmak, 25-65 yaş aralığında bulunmak, ilkokul mezunu olmak şeklinde sıralanabilir.
Siz de yukarıdaki şartları taşıyor ve refakatsiz çocuklarımıza destek olmak istiyorsanız, e devlet, Aile ve Sosyal Hizmetleri Bakanlığı sitesi ya da il müdürlükleri aracılığı ile koruyucu aile olmak için başvuruda bulunabilirsiniz. Koruyucu aile olmakla ilgili daha fazla bilgiye yazımızın sonunda yer alan linklerden ulaşabilirsiniz.
Açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, koruyucu aile statüsü ve evlat edinme birbirinden oldukça farklı kurumlardır. Birbirlerinden en büyük farkları ise bir çocuk evlat edinildiğinde evlat edinen çocuğun velayetine sahip olacak, evlat edinilen artık evlat edinenin aile kütüğünde biyolojik evlat gibi kayıtlı olmanın yanında tüm hukuki statüsü biyolojik çocuklarınki ile yanı olacaktır. Bu durumda koruyucu aile statüsünü evlat edinme kurumuna alternatif olarak görmek çok da yanlış olmayacaktır.
Evlat edinme, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda (TMK) 305-320 maddeleri arasında düzenlenmiş bir kurumdur. Evlat edinme sürecini açıklamaya geçmeden önce belirtmek gerekir ki bu kararı verirken evlat edinilecek çocuğun yararı en önemli amaç olmalıdır. Kanun metninde de evlat edinilecek çocuğun yararının gözetileceği ve varsa ailenin ya da kişinin biyolojik çocuklarının da yararlarının hakkaniyetle gözetileceği açıkça belirtilmiştir.
Evlat edinme oldukça uzun bir sürece sahiptir. Zira evlat edinen tarafın, evlat edinilecek çocuğa bir yıl boyunca bakmış ve eğitmiş olması gerekmektedir. Evli kişiler ancak birlikte evlat edinebilecekleri gibi ya çiftlerin her ikisinin de 30 yaşını doldurmuş olması veyahut beş yıldır evli olmaları gerekmektedir. Evli olmayan ve otuz yaşını doldurmuş kişi tek başına evlat edinebilir.
Evlat edinilen, evlat edinenden on sekiz yaş küçük olmalıdır. Küçük ayırt etme gücüne sahipse, onunda rızası alınacaktır. Vesayet altında buluna küçüğün yaşına bakılmadan vesayet makamının izni aranır. Ayrıca küçüğün anne babasının kim oldukları biliniyorsa onların da çocuğun evlatlık olarak verilmesinde rızası aranmaktadır. Ancak biyolojik ailenin vereceği bu rıza, evlatlık edinenin kimliği bilinmeden ya da belirlenmeden önce ve doğumdan altı hafta sonra yapılabilecektir.
Kanunumuza göre ergin olanlar ve kısıtlı olanlar da evlat edinenin altsoyunun izni ve özel şartların gelişmesi halinde evlat edinilebilmektedir.
Evlat edinme kararı mahkeme tarafından verilir. Evlat edinilen, evlat edinenin mirasçısı olur. Evlat edinilen küçükse evlat edinenin soyadını alır. Evlat edinen çocuğun adını değiştirebileceği gibi, evlat edinen kişiler evli çift ise küçüğün kimliğine anne baba olarak kayıt edilebilirler.
Ayrıca açıkça belirtmek gerekir ki evlat edinme süreci çok ciddi bir şekilde araştırılmakta ve incelenmektedir. Bu süreçte uzman görüşleri alınır, tarafların yakınları dinlenir ve evlat edinenin altsoyunun da tavır ve düşünceleri değerlendirmeye alınır. Evlat edinenin aile ve bireysel ilişkileri, kişiliği, evlat edinileni eğitme becerisi, ekonomik durumu gibi özellikleri çok yakından gözlenmeden evlat edinme kararı verilmeyecektir.
Sonuç olarak belirtilmelidir ki çocuklarımızı içeren her türlü karar hayati değere sahip olduğundan, üzerine uzun uzun düşünüp kesin karar verildikten sonra harekete geçilmesi uygun olacaktır. Çünkü bir çocuk hukuki süreçleri, geçici ilişkileri ayırt edemez. Böyle bir felaketle başa çıkması gerekmiş ve yakınlarını kaybetmiş bir çocuğun, çok büyük bir özenle yetiştirilmesi gerekmektedir. Her çocuk güvenmeye ve hayat boyu yanında olacak insanlara ihtiyaç duyar. Yukarıda anlattığımız süreçlerin uzun ve meşakkatli olmasının sebebi de budur. Bu süreçte özellikle çocuklarımıza hassas davranarak geleceğin toplumunun sağlıklı inşasına destek olabiliriz.
Depremzede çocuklarımızın kaliteli eğitim almaları ve eğitim hayatlarının garanti altına alınmasını istiyorsanız, Türk Eğitim Derneği (TED)*** ve Türk Eğitim Vakfı (TEV)**** tarafından açılan depremzede çocuklarımıza özel burs fonlarına aşağıda yer alan linkler üzerinden destek verebilirsiniz.
Bu yazımız tamamen bilgilendirme amaçlı olup, özet niteliğindedir. Yazımızda bahsedilen kurumlar hakkında daha fazla bilgi almak için, aşağıda bulunan linkleri ziyaret edebilir ya da bir profesyonelden destek alabilirsiniz.
** Koruyucu aile kurumu ile ilgili detaylı bilgi için
*** TED bağış linki
**** TEV bağış linki